Dijitalleşen dünya artık birçok şirketi, süreçlerini akıllı hale getirmeye, bulut, mobil, sosyal iş ağı ve büyük veri teknolojilerini değerlendirmeye ve uygulamalı iş modellerini bu yönde modernleştirmeye iterken, var olan iş ve teknoloji altyapılarının dönüştürülmesini de zorunlu kılıyor. Dijitalleşmek isteyen şirketlerin, Dijital Performanslarını nasıl arttırmaları gerektiğini Comparex Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Hüseyin Sivri ile konuştuk.

Dijital

Dijital Dönüşüm: Şirketlerin dijitalleşme performanslarını artıracak belli başlı unsurlar nelerdir?

Hüseyin Sivri: İçinde bulunduğumuz ve kimi araştırmacılarca 3. platform olarak adlandırılan yeni dünya bulut, (üzerindeki milyonlarca uygulamalarla beraber) mobil, sosyal medya, büyük veri ve analitik bileşenlerinden oluşuyor. Her gün onlarce kez bu dünya ile etkileşimde bulunuyoruz. Telefonumuzdaki uygulamaları kullanıyoruz,  bu uygulamalar ile fotoğraflar, videolar paylaşıyoruz, bankacılık işlemleri yapıyoruz, uçak ve sinema bileti alıyoruz, yeni bir ürün alacağımız zaman önce sosyal medyadaki yorumlara, fiyatlara bakıyoruz, bulut üzerinde coğrafi olarak nerede olduğunu bilmediğimiz bir yerlerde fotoğraflarımızı, dosyalarımızı yedekliyoruz.

Bu yeni dünyada; yapay zeka, sanal gerçeklik, analitik modeller, nesnelerin interneti, bellek içi bilişim sistemleri, 3D printing, robotlar gibi teknolojiler inovasyonları hızlandırıyor.

Öte yandan dijitalleşen dünya artık birçok şirketi, süreçlerini akıllı hale getirmeye, bulut, mobil, sosyal iş ağı ve büyük veri teknolojilerini değerlendirmeye ve uygulamalı iş modellerini bu yönde modernleştirmeye iterken, var olan iş ve teknoloji altyapılarının dönüştürülmesini de zorunlu kılıyor. Bu dönüşümü kaçıran kurumları çok kısa sürelerde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakıyor.

Ne yazık ki bu dönüşüm çok kolay değil. Belirli alanlara teknolojik yatırımlar yapmak dijital dönüşümü başarmak için yeterli değil. MIT Sloan ve Deloitte firmaları 129 ülkede ve  29 farklı sektörde 4800 civarında yönetici, araştırmacı ve analist ile yaptıkları bir araştırmayı 2015 yılının ortalarında yayınladılar. Bu araştırmaya  göre;

  • Dijital dönüşümün itici gücü dijital stratejiler, teknoloji değil. Dijital olgunluğu dijital stratejiler getiriyor
  • Dijital stratejinin gücü kapsam ve amaçlarda yatıyor
  • Dijital olgunluğun artması, bu stratejileri gerçekleştirecek yeteneklerin oluşturulmasından geçiyor
  • Çalışanlar dijital dünyada başarılı liderler ile çalışmak istiyor
  • Dijital ajandanın başarıyla uygulanması için üst yönetimin liderliğine ihtiyaç var.

Bütün bunlarında ışığında diyebiliriz ki “dijital dönüşüm yolculuğunda başarı için öncelikle bütünsel bir bakış açısıyla dijital stratejilerin oluşturulması gerekiyor”.

Bunun ardından, işin yeniden tanımlanarak şekillendirilmesine, kurgulanmasına ihtiyaç duyuluyor. Bu kapsamda yeni (dijital) iş modellerinin oluşturulması, iş süreçlerinin akıllı hale getirilmesi, gerekiyorsa ürünlerin yeniden tanımlanması, müşteri etkileşimlerinin optimize edilmesi kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi, risklerin ölçülerek yönetilmesi, regülasyonlara uyum, stratejik planlama, kurumsal mimari yönetimi gibi alanlarda çalışmalar yapılması gerekiyor.

Diğer taraftan yukarıdaki faaliyelerin başarıyla gerçekleştirilebilmesi için BT alt yapısının çevik, esnek ve güvenli hale getirilmesi ve adaptasyon yeteneğinin arttırılmasına ihtiyaç duyuluyor. Bu çerçevede işlerin standart hale getirilerek  mümkün olduğunca uçtan uca otomatik hale getirilmesi, her gün değişen ve kompleks hale gelen siber tehditlere cevap verebilecek BT ve bilgi güvenliği sistemlerinin kurulması ve yönetilmesi, servis odaklı esnek yazılım alt yapılarının kurulması, yeni nesil hızlı yazılım geliştirme teknolojilerinin kullanılması, maliyetlerin optimize edilmesi ve esneklik için bulut teknolojilerin kullanılması kaçınılmaz görünüyor.

Dijitalleşmek isteyen şirketlerin, Dijital Performanslarını nasıl arttırmaları gerektiğini Comparex Türkiye YK Üyesi Sn. Hüseyin Sivri ile konuştuk.

Dijital Dönüşüm: Önümüzdeki yıllarda iş dünyası dijital dönüşüm anlamında hangi teknolojilere yatırım yapacak?

Hüseyin Sivri: Rekabet edebilmek ve büyüyebilmek için her şirket aynı zamanda bir yazılım şirketi olmaya ya çalışmakta ya da yakında çalışmaya başlayacak. IDC’ye göre 2020 yılnda BT bütçelerinin yarısı dijital dönüşüme ayrılacak. Bu perspektiften baktığımızda 2016 yılında şu alanlarda yatırımların yapılacağını ve bu ivmenin önümdeki 3-4 yıl daha devam edeceğini öngörüyoruz:

  • Tüm kanallardan müşterilerimiz ile etkileşimi kesintisiz sürdürebilmek için yeni uygulamalar ve hizmetler için ciddi bütçeler ayrılacak
  • Hibrit bulut alt yapıları ve bunların arkasındaki otomasyon ihtiyaçları için yatırımlar artarak devam edecek
  • Dış kaynaklı verileri satın alıp, entegre ederek kullanma konusunda yatırımlar yapılacak
  • Hemen hemen tüm sektörlerde büyük verinin gerçek zamanlı kullanımını mümkün kılacak akıllı sistemlere yatırımlar artacak
  • Üretim, perakende, sağlık, ulaşım, lojistik gibi sektörlerde nesnelerin interneti konusunda yatırımlar yapılacak
  • Yeni siber tehditler, bilgi güvenliği riskleri ve regülasyonlar nedeniyle BT güvenlik alanında yatırımlar devam edecek
  • Giyilebilir teknolojilerin iş dünyasında da uygulamalarını göreceğiz
  • BT yazılım alt yapılarının ve entegrasyon bileşenlerinn modenleştirilmesi için yazılım yatırımları artacak
  • Tüm bunların sonucunda özellikle yazılım ve BT hizmet alımları artarak devam edecek

Dijital Dönüşüm: Belli başlı dijitalleşme teknolojileri neler olacak?

Hüseyin Sivri: Müşterilerin davranışlarını analiz edecek ve bir sonraki adımını kestirmeyi ve gerçek zamanlı karar vermeyi sağlayacak analitik teknolojileri en başta yer alacak. Bu teknolojiler sadece müşteriler için değil, operasyonel süreçlerin de akıllı hale getirilmesi, olası sorunları, riskleri önceden öngörmek için de kullanılacak. Doğal olarak bu teknojiler beraberinde sosyal medya, internet gibi kanallardan akan ses, video, lokasyon bilgisi, web sayfa hareketleri, işlem bilgileri gibi  hem geleneksel hem de dış dünyadan akan veriyi de gerçek zamanlı olarak işleyebilecek büyük veri platformlarını da içerecek.

Kurumlar neredeyse tüm sektörlerde müşterilerine dijital kanalların tamamından kesintisiz hizmet sunmak, ürünlerini satmak ve müşterilerini anlamak istiyor. Bu durum beraberinde çekirdekteki ana uygulamaların etrafında sürekli olarak yeni mobil ve web uygulamaları hızla geliştirip devreye almayı zorunlu kılıyor. Bugünkü yaklaşım ile uygulama geliştirmek çok maliyetli, yavaş, etkin değil, hata ve güvenlik risklerine açık. Bu bağlamda yazılım geliştime faaliyetlerinde de daha fazla teknoloji kullanan hızlı uygulama geliştirme platformlarının daha fazla hayatımıza girdiğini göreceğiz. Bu platformlarla beraber uygulama geliştirme ve operasyon dünyasını birbirine yaklaştıran çevikliğini ve verimliliğini arttıran DevOps adı verilen yaklaşımları da daha fazla göreceğiz.

Diğer önemli bir konu iş ve BT süreçlerinin uçtan uca otomatik hale getirilmesi ve optimize edilmesi. Bunu gerçekleştirirken bazı uygulamalar ve sistemler buluta taşınacak. Bazı yeni uygulamaların  sadece bulut üzerinde sunulması, yatırım maliyetlerinin azaltılması, daha çevik ve esnek olabilme gibi nedenlerle bulut teknolojiler ve otomasyon çözümleri her gün daha fazla hayatımızda olacak.

Diğer taraftan hızlı hareket ederek rekabette öne çıkabılmek için farklı üreticilerden iyi yazılımları yazılımları satın alıp ERP gibi çok hızlı değişim ihtiyacı olmayan mevcut sistemler ile hızla entegre edebilecek yazılım alt yapıları gerekiyor. Çok daha iyisini bulduğunuzda bazı yazılım bileşenlerini bir kaç yıl sonra atıp yerine yenilerini hızla koyabilmek gerekiyor. Bu da kurumsal servis mimarisi, entegrasyon yazılımları, API yönetim gibi teknolojileri ön plana çıkaracak.

Artık sadece belirli kişileri, şirketleri hedef alan çok tehlikeli yeni siber tehditler söz konusu. Bu tehditleri klasik ateş duvarı, virus engelleme sistemi gibi yazılımlar ile engellemek mümkün değil. Bu yeni tehditlere karşı yeni nesil güvenlik çözümleri gündeme gelecek.

Enerji, perakende, ulaşım, sigortacılık gibi bir çok sektörde daha akıllı kararlar vermek, gelirleri arttırmak ve ve riskleri azaltmak için nesnelerin interneti adı verilen ve arkasında algılayacılar, veri iletişim teknolojileri, akıllı karar mekanizmaları içeren sistemler hatımızın bir parçası olacak.

Daha önce de değindiğim üzere kurumların stratejileri doğrultusunda mimari yapıyı yönetmeleri, bu bağlamda iş, bilgi, uygulama ve teknoloji mimarilerinin bugün nasıl olduğunu, gelecekte nasıl olması gerektiğini, aradaki farkları kapatırken hangi projeleri yapacakları, BT maliyetlerini optimize etmeleri, master planlama çalışmalarını yönetmeleri her geçen gün daha da önemli hale geliyor. Bu çerçevede önümüzdeki 1-2 yıllık dönemde Planlama ve Kurumsal Mimari teknolojilerinin kullanılmadığı büyük kurumların kalmayacağını söyleyebiliriz.

Her geçen gün daha fazla sektör regüle ediliyor ve uyum anlamında yeni ihtiyaçlar doğuyor. Bu çerçevede risk ve uyum teknolojileri bankacılık, telekom, enerji, sağlık, perakende gibi sektörlerde daha fazla gündemde olacak.

Dijital

Dijital Dönüşüm: Kamu ve iş dünyası dijital dönüşüm entegrasyonunda 2016 yılı nasıl bir yıl olacak?

Hüseyin Sivri: 2016 yılında özellikle özel sektörde dijital dönüşüm programlarının hızının arttığını göreceğiz. Ancak benim kişisel tahminim şirketlerin belirli olgunluk seviyelerine ulaşmaları için kesintisiz olarak 3-4 yıl daha ciddi çaba göstermesi gerekecek ve bu yeni normal olarak devam edecek.

2016 yılında öncelikle küçük ve orta boy işletmelerde hibrit bulut uygulamaların hızla arttığını göreceğiz. Büyük işletmeler bu anlamda biraz daha geriden gelecek gibi görünüyor.

Büyük işletmelerde ve özellikle bankacılık gibi sektörlerde dış veri kaynaklarının başka kurumlardan (satın) alınıp, entegre edilerek kullanıldığını daha fazla göreceğiz.

Kurumlar servis odaklı mimariler ve API yönetim sistemleri sayesinde sayesinde hem tedarikçi gibi iş ortaklarıyla hem de belirli projelerde işbirliği yaptığı farklı sektörlerden kurumlarla daha fazla entegre olacaklar. Perakende dükkanlarında bireysel kredi tahsisi, ortak sadakat programları, verilerin paylaşımı gibi örnekler bugünde mevcut. Ancak 2016 yılında bu trend artarak yayınlaşacak gibi görünüyor.

Dijital Dönüşüm: Dijitalleşme süreçlerinde şirketlere sunduğunuz teknoloji çözümleri nelerdir?

Hüseyin Sivri: Comparex Grubu 34 ülkede yazılım lisans yönetimi, kaynak kullanımı, teknik ürün danışmanlığı ve bulut tabanlı profesyonel hizmetler konusunda uzman global bir BT hizmet sağlayıcısı. 30 yıla yayılan tecrübesiyle COMPAREX, kamu sektörü, KOBİ ler ve büyük uluslararası kurumlara hizmet vermekte.

Eski adıyla DataServ, yeni adıyla Comparex Türkiye olarak 500’e yakın kurumsal müşterimize İstanbul, Ankara ve Bursa’daki ofislerimiz aracılığıyla ve 60’ı aşkın seçkin çalışanımız ve çözüm ortaklarımız ile yazılım hizmet ve desteği sağlıyoruz. Bu çerçevede müşterilerimizin dijital dönüşüm programlarında katma değer yaratacak;

  • BT ve bilgi güvenliği çözümleri,
  • Bulut ve otomasyon çözümleri,
  • Planlama ve kurumsal mimari çözümleri,
  • Süreç yönetim çözümleri,
  • Test sistemleri yönetim çözümleri,
  • Hızlı uygulama geliştirme platformları,
  • Büyük veri ve analitik platformları
  • Yazılım envanter yönetimi , optimizasyonu

gibi çözümleri ve bunlara ilişkin profesyonel hizmetleri sunuyoruz.